• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • https://www.facebook.com/AlperOsmanGenc
  • https://www.twitter.com/aogenc
  • https://www.instagram.com/genchukukburosu
www.genchukuk.info
Vakitler
Twitter/aogenc
Hava Durumu
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam7
Toplam Ziyaret188453
Üyelik Girişi

ANASAYFA

Yargıtay, aldatılan kocanın boşanma davası neticesinde, kişilik hakları zedelendiği gerekçesiyle manevi tazminata hak kazanacağına hükmetti. Yargıtay 2.Hukuk Dairesi içtihatına konu olan olay Eskişehir’de yaşandı. Yerel mahkeme; kendisi işte ve nöbette iken karısı tarafından aldatılan kocanın manevi tazminat talebini yerinde görmeyerek reddetti. Mahkemenin hükmünü temyiz eden davacı koca, kendisinin kusursuz olduğunu iddia ederek manevi tazminat talebini yineledi.
Son yapılan kanuni düzenlemeye kadar, karşılıksız çeklerle ilgili şikâyetler cumhuriyet savcılıklarına yapılıyordu. Fakat geçtiğimiz yıl 6728 sayılı Kanun m.63 ile 5941 sayılı Çek Kanunu m.5 değiştirilmiştir. Çek Kanunu’nun 5. maddesinde; karşılıksız çekte ceza sorumluluğuna, çek hesabı açma ve çek düzenleme yasağına yer verilmiştir. Çek Kanunu’nun eski 5. maddesinde, başvuru mercii cumhuriyet başsavcılıkları olarak gösterilmekte iken, 6728 sayılı Kanun m.63 ile yapılan değişiklikle şikâyet mercii olarak icra mahkemeleri gösterilmiştir. Yapılan değişiklik sonrasında karşılıksız çekle ilgili başvurular artık icra mahkemeleri tarafından kabul edilmeye başlanmıştır.
11.08.2017
12.07.2017
Velâyet; kökeni itibariyle Arapça bir kelime olup, aile hukukunda henüz reşit olmamış çocuğun, anne-babasının hâkimiyeti altında bulunması anlamına gelir. Toplumda, çocuklu eşlerin boşanmaları halinde, çocuğun velâyetinin kime verileceği hususu çok tartışılmaktadır. Yaygın kanaat yaş olarak küçük çocuğun anneye verileceği şeklindedir. Hâlbuki eşler arasında ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hali gerçekleşmişse müşterek çocuğun velâyetinin kime verileceği hususunda hâkimin çok geniş takdir yetkisi olmasına rağmen birtakım hususlar göz önünde bulundurulmak zorundadır.
29 Nisan 2017 tarihli Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 690 sayılı KHK’nın 4. maddesi ile getirilen yeni düzenlemeye göre yabancı ülkelerde verilen boşanma kararlarının nüfus kütüğüne tescili kolaylaştırıldı. Daha önce 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usûl Hukuku Hakkında Kanun hükmü uyarınca tanıma-tenfiz davası açılarak yapılan tescil işlemi, bahse konu KHK ile 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununa 27/A maddesi eklenmesiyle dava açmaya gerek kalmadan da yapılabilir hale getirildi.
02.07.2017
19.06.2017
İş hayatında çalışan kadının, evlendikten sonra işini bırakması halinde kıdem tazminatına hak kazanacağı kanunî bir düzenlemedir. Günlük hayatta sıkça karşılaştığımız bu durumla ilgili çalışanlar yeterince bilgi sahibi olmadığı için pek çok kadın hak kaybına uğramaktadır. Evlilik nedeniyle iş akdinin feshine ilişkin olarak 4857 Sayılı İş Kanunu’ nun 120. Maddesinin atfı ile 1475 sayılı mülga İş Kanunu’nun 14. maddesine göre, kadın çalışan evlendikten sonra 1 yıl içerisinde iş akdini kendi arzusu doğrultusunda feshedilebilecek ve kıdem tazminatını talep edebilecektir.
Mobbing, yani Türkçe karşılığı ile ‘iş yerinde psikolojik taciz’ kelimesi; iş yerlerinde karşılaşılan ve çalışan bireye karşı sistematik olarak uygulanan zararlı davranışlar ve psikolojik baskılar şeklinde tarif edilebilir. Mobbing, son yıllarda ülkemizdeki iş yerlerinde artan oranlarda görülmekte ve özellikle kontrolün zayıf olduğu kurumlarda gücü elinde bulunduran kişinin ya da grubun diğerlerine psikolojik yollardan sistematik bir biçimde baskı uygulaması olarak tezahür etmektedir.
26.11.2016
04.11.2016
... 25 ...